ALMANYA’DA ÖĞRETMEN GİBİ ÖĞRETMEN olmak nedir?

Geçen on sene içinde öğretmenlik daha da zorlaştı. Bunu hepimiz biliyoruz.
Ama iyi bir eğitimin temelinde ÖĞRETMEN, ÖĞRENCİ, VELİ ilişkisi vardır.

Aşağıda sayacaklarım uzun senelerden sonra edindiğim deneyimlerdir.
Kendimizi değerlendirmeye yardımcı olacaktır.

– Öğrencileriniz Türkçe dersi olduğu günlerde sizi okulun kapısında bekliyorlarsa,
– Sizi görünce koşarak yanınıza geliyorlarsa,
– Okulun bahçesinde size somurtarak bakmıyorlarsa,
– Türkçe dersi bitince istemeyerek Alman sınıfına geri gidiyorlarsa,
– Türkçe dersinde “ off, langweilig“ demiyorlarsa,
– Öğrencilerinize sevgi gösteriyorsanız, onları seviyorsanız,
– Öğretmenlik yapmak size zevk veriyorsa,
– Not verirken öğrencilerinize adil davranıyorsanız,
– Öğrencileriniz ile arkadaş gibi olabiliyorsanız,
– Onlarla alay etmiyor, küçük düşürmüyorsanız,
– Türkçeyi iyi konuşamayan öğrencilerinizi kötü not ile cezalandırmıyorsanız,
– Öğrencilerinizin küçük yalnışlarını görmezden geliyorsanız,
– Öğrencilerinizi etkileyen sanatsal yetenekleriniz varsa,
– Dersinizi ders planına göre yapıyorsanız,
– Dersinizi ve konularınızı oyunlaştırabiliyorsanız,
– Öğrencileriniz size hayransa, sizi gerçekten seviyorlarsa,
– „Benim öğretmenim en iyi öğretmen“ diyorlarsa“
– Küçük öğrenciler ile konuşurken ayakta değilde bazen çömelerek konuşuyorsanız,
– Soğuk havalarda ceketini, şapkasını giydiriyorsanız,
– Ayakkabılarını bağlıyorsanız, bazen saçlarını okşuyorsanız.
– Dersini güzel yapınca onu takdir ediyorsanız,
– Başarılarını küçük hediyelerle ödüllendiriyorsanız,
– Karlı soğuk havalarda üşüyen elleri buz gibi olanı kalorifer yanına oturuyorsanız,
– Öğrencinizin çantasındaki kokudan onun nasıl bir evde yaşadığını anlıyorsanız,
– Beslenme kutusundaki yiyeceklerinden nasıl bir annesi olduğunu anlıyorsanız,
– Saçlarının taranmasından, üstünden başından ona evde verilen değeri anlıyorsanız,
– Erkek çocuklarla tek kale maç yapıp, mahsustan gol yiyerek yeniliyorsanız,
– Kız çocuklarla bahçede seksek oynayabiliyorsanız,
– Onları hayrete düşüren el becerileri yapabiliyorsanız,
– Benim öğretmenim her şeyi biliyor dedirtiyorsanız,
– Her fırsatta etkinlikler yapıyorsanız,
– Dersinize bol araç ve gereçler ile giriyorsanız,
– Okul idaresi ile iyi ilişkiler içindeyseniz
– Okulunuzdaki Alman öğretmenlerden de uzak durmuyorsanız,
– Velilerle yakın ilişkiler içindeyseniz,
– Veli toplantıları yapıyorsanız,
– Bu kutsal mesleği sırf para kazanmak amacıyla yapmıyorsanız,
– Akşam yatağınıza yatınca kendi kendinizi muhakeme edebiliyorsanız,
– Çevredeki diğer Türkçe öğretmenleri ile iyi ilişkiler ve iletişim içindeyseniz,
– Kendiniz ile barışıksanız,
– Evinizdeki problemleri okulunuza, okulunuzdaki problemlerinizi de evinize taşımıyorsanız,

İŞTE O ZAMAN “ ÖĞRETMEN GİBİ bir ÖĞRETMEN“ siniz ve bu kutsal görevi hakkıyla yerine getiriyorsunuz demektir.

Bütün öğretmenlerimizin yukarıda sayılanları yaptığına inanıyor, çalışmalarınızda başarılar diliyorum.

Öğretmenler gününüz kutlu olsun.

spacer

Leave a reply